Değerli okurlarım hepinize saygılarımı sunarım. Geçtiğimiz günlerde yapılan Urla Belediye’si Mayıs ayı Meclis oturumu sırasında , Chp’li meclis üyelerinin garip ve siyasi etik değerlere uygun olmayan açıklamarına şahit olduk.
Ak Parti’li Meclis Üyesi Ümit Arslan’ın enginar festivalini eleştirmesi ve sadece özel davetlilerin katılabildiği , festival gala yemeğinden bahsetmesi bir anda meclis’te tansiyonu yükseltti. Aslında Belediye Başkanı Selçuk Balkan gayet medeni ve olgunluk düzeyinde Ümit Arslan’a cevap vermişti. Buraya kadar bir sorun yoktu! Ancak Chp’li iki meclis üyesi Alp Bölükbaşı ile Öztürk Çiçek konulara anlamsız ve gereksiz cevaplar verince bir anda gerginliğe sebep oldular. Siyaset dilinde anlamsız ve gereksiz çıkışlar kişileri zora sokar , kahramanlık yapayım derken bir anda hedefte bulursunuz kendinizi. Bu sebeple siyaset arenasında bir anda öne çıkmanız son derece gereksizdir.
Öncelikle Urla Meclis Üyesi Alp bölükbaşı ile devam etmek istiyorum. Bir anda mikrofona sarılan Chp grup sözcüsü Sayın Alp Bölükbaşı “Ak Parti’nin Mecliste grubu yoktur.” Diyerek büyük bir gaf’a imza attı. Gerek demokrasi , gerek Türkiye Belediyeler Birliği Genelgesi 8. Sayfada net olarak belirtildiği gibi bir partinin , Mecliste grup olması için tek bir üyesinin bulunması bile yeterlidir. 25 meclis üyeliğinden 2 tanesini almış , Urla’da 8.270 oy almış ve temsiliyeti olan bir parti için “Ak Parti’nin grubu yoktur” demek cehaletten öte bir durum değildir. Bu sözü , sözcü olması nedeni ile grup başkanı mı söyletti? Yoksa Alp Bey’in kendi çıkışımıydı? Bu kısmı bilemiyorum ancak Grup Başkanı Pelin Karasakal , Grup sözcüsü Alp Bölükbaşı olması da gayet manidar ve garip bir durumdur. Bu iki isim geçtiğimiz yıl Urla’da İlçe Başkanlığı için yarışmışlardı. Hatırlarsanız o zaman beyaz liste mavi liste diye bir yarış vardı ve Pelin Karasakal ezici bir üstünlük ile bu yarışı kazanmıştı. O dönemler Alp Bölükbaşı’nı destekleyen kişiler gelip benden yardım istemişlerdi. Pelin Karasakal’ı yıpratırsam bu yarışı mavi liste ile kazanacaklarını beyan edip , ısrarla benden yardım talep etmişlerdi. Ben o zaman 26 yaşında bir bayan siyasetçiyi etik olmayan şekilde yıpratmam , bu siyasi olarak ta vicdani olarakta uygun değildir. Diyerek bu yardım taleplerini red ettim. Şimdi bakıyorum aynı mecliste aynı sıralarda uyumluymuş gibi çalışıyorlar işte ben en çok bu durumlara şaşırıp kalıyorum…
Gelelim bir diğer yeni siyasetçi , yeni meclis üyesi Öztürk Çiçek ismine. Öztürk Çiçek mecliste yaptığı konuşma ile 2024 chp’lisi değilde , 1970 lerin solcusu gibi bir konuşmaya imza attı. Türkiye Cumhuriyeti , Cumhurbaşkanlığı Külliyesinden “saray” diye bahseden Öztürk Çiçek , Saray sofrasından girdi , ejder meyvesinden çıkıp , konuyu toparlayamadı ve en son ıstakoz mevzusuna kadar girdi. Öztürk Çiçek bey’i dinleyen bir savcı , Halkı Devlete karşı kin ve nefrete sürüklemekten direk işlem yapardı diye düşünmeden edemedim. Öztürk bey Urla’da yaşadığından bi haber , ekonomik krize , açlık sefalate falan değindi ancak atladığı konu ise Urla Belediyesi önderliğinde organize edilen ve menüsünde isli ahtapot ve binlerce TL. Değerinde şaraplar ikram edilen sofranın eleştirilmesiydi. Geçmiş yıllarında üniversite eğitimi sırasında Sol hareketin içinde bulunduğunu ve bu sebeple üniversite eğitimine devam edemediğini, belirten bir ismin “isli ahtapot” ikramını savunması , sol görüşlü bir kişinin kapitalizme muhteşem dönüşünün en büyük göstergesidir. Demek ki bu işler chp mitinglerinde hdp/pkk ile özdeşleşmiş zafer işareti yapmak ile olmuyormuş! Öztürk Çiçek isminde garipsediğim bir başka durum daha var aslında. Chp tarafından yayınlanan “meclis üyeleri tanıtım” haberlerinde Öztürk bey için Kartal doğumlu diye yazıyor. Yine sosyal medya da gözüme çarpan bir durumda ise “Gümüşhane , Şiran , güneş köyünden hemşehrimiz Öztürk Çiçek , meclis üyesi olmuştur. Tebrik ederiz” diyerek gümüşhane şiran derneği tebrik mesajı yayınlamıştır. Benim de kafam karıştı doğrusu! Öztürk Bey İstanbul Kartal doğumlu mu? Yoksa Gümüşhane Şiran Güneş köyünden mi? Mesela ben Diyarbakırlı’yım diyerek kendimi tanıtırım , ancak doğum yerim aslında İstanbul üsküdar’dır. istanbul’da sadece doğmuşum , kütüğüm , soyum Diyarbakır’lıdır. Aslımızı saklamayız…
Öztürk Çiçek’in memleketi gümüşhane’de Cumhur İttifakı oy oranı yüzde 80 civarında olup , chp nerdeyse bir puan alamamıştır. Urla Meclisinde yaptığı bu konuşmayı Gümüşhane Şiran’da yapabilirmiydi çok merak etmekteyim…
Gelelim günlerdir urla kamuoyunu meşgul eden bir başka konuya! Urla Belediyesi’nin borçları konusu gündemi meşgul etmektedir. Sayın Selçuk Balkan pankart asarak 220.000.000 TL. Borç durumunu Urla Halkı ile paylaşmıştır. Benim Chp’den vatandaş Önder olarak bir talebim olacaktır. Urla Halkının önüne emirvaki ile koydurup seçtirdiğiniz Burak Oğuz görev yapmadığı 52 ay boyunca! Urla Belediyesinden maaş almaya devam etmiştir. Aylık maaşı 75.000 TL. Olan sayın Burak oğuz’a toplamda 3.900.000 TL.’sı başkanlık yapmadığı halde maaş ödemesi olarak ödenmiştir. Hak , hukuk , adalet diye sloganlar atan bir parti olan Chp , Urla Halkına ait olan bu parayı Burak Oğuz’dan geri isteyerek , ihtiyaç durumunda olan Urla Belediyesi’ne kazandırabilir mi?
Bir başka konu ise 18 aralık 2019 tarihinde belediye’yi devir alan kayyumlar 7.000.000 TL piyasa borcu ve 28.000.000 TL. Vergi+sgk borcu ile devir almışlardır. O gün dolar kuru 5,50 TL./USD’dir. Yani urla belediyesinin borcu 6.350.000 Dolar düzeyindeymiş. Bugüne geldiğimizde ise Dolar kuru 32,20 TL’dir. Urla Belediyesinin güncel borcu ise 220.000.000 TL. Dir. Dolar karşılığı ise 6.830.000 Dolar düzeyindedir. Aslına bakarsanız devir alınan ile devir edilen durum arasında çok bir fark yoktur. Ancak 4,5 yıl boyunca yapılan işler Urla Belediyecilik tarihinde görülmemiş yatırımlardır. UKTA Binası , yeni urla meydanı , aryom kültür merkezi , çeşmealtı sahil yenilenmesi , iskele sahil yenilenmesi , özbek meydan ve sahil yenilenmesi , zeytinalanı sahil yenilenmesi , kilometrelerce asfaltlama çalışmaları , parke taşları , tenis kortları , basketbol sahaları , onlarca park ve dinlenme alanları , yeni urit işletmeleri say say inanın ki bitmiyor. Belediye araç parkları bile bu süreçte yenilendi. Süpürge makinalarından , çöp temizlik araçlarına kadar ard arda yeni araçlar belediyemize kazandırıldı.
Bu kadar yatırıma karşılık kayyumlar sorgulanırken , bende vatandaş önder olarak bir soru sormak istiyorum. Bu 4,5 yıllık süreçte İzmir Büyükşehir Belediyesi Urla’ya hangi hizmeti yaptı. Herhangi bir tesis , bina yatırımı yaptı mı?
Kalın sağlıcakla…