Yerel seçimlere artık sadece saatler kaldı. Aylardır seçim atmosferi içinde birçok açıklama, vaat ve proje dinledik. Gayet medeni bir şekilde sonlanan bir seçim sürecindeyiz. Ancak son saatlere girdiğimizde gördüğümüz bir tablo var; o da son düzlüğe girilirken bütün tuşa basmak…
Dün gördük ki destek istemek için herkes kapı kapı gezdi ve geç saatlere kadar dolaşmalar devam etti.
Adaylar akla gelebilecek herkesle şu an temas halindeler. Aramayanı arıyorlar, herkesin kapısına gidiyorlar, herkesle oturup sohbet muhabbet edip dert dinliyorlar.
Ama…
Seçim sonrası bunlar devam eder mi işte orası muamma!
Çünkü bu zamana kadar gördük ki kaybeden için de kazanan için de sonrası aynı tas aynı hamam…
Yine vatandaşın telefonuna cevap verilmeyecek, yine görüşmek isteyenlere aylar sonraya randevu verilecek, sahada görünülmeyecek vs, vs, vs…
Bu liste daha uzar gider…
Kervan böyle devam eder mi bilmem ama vatandaşın seçtiği başkan halkla iç içi olmak zorunda, vatandaşın derdine çare üretmek zorunda…
Yarın yeni adaylar belirlenmiş olacak…
1 Nisandan itibaren kim dediklerim gibi yapacak kim yapmayacak göreceğiz…
31 Mart akşamı İzmir ve Türkiye için yeni bir milat olacak. Neler olacak, neler yaşlanacak hep birlikte takip edeceğiz…